Sunday, September 28

son giden


güneyin masum bir sahil evinde
aynı kırgın dalgayla öldürülmüşken
lütfen bırak tepinsinler üstümde
bunu çoktan hakettim

önce sustum ardından yalan söyledim
sonrası isteksiz saatler günler
tüm direncimle eşsiz tertemiz bir yüz
gitmeye hazırlar

dün fazla yarın yok ne dersen de

kimse durmaz, kimse beklemez
kimse duymaz
eskitirler durduğu yerde zamanı

nefesler her an yalnız, kırılgan
kime söylesem kime sarılsam
kim günahkar ne farkerder, neden bunlar
uzakta insanlar


gitmeyin lan çalın sürekli

No comments: