fotograf 19 mayıs kutlamalarından...Aslında dikkati çekmek istediğim nokta tribünlerdeki direkler.Sanıyorum romalılar collesium'u inşa ederken bile bu kadar direk kullanmamışlardır.Bir türlü anlam verememişimdir şu direklere.2008 yılındayız, avrupada futbol; içinde alışveriş merkezleri olan , altından yol geçen , insanların futbolun bir işkence değilde eğlence olduğunu algıladılarıkları mekanlarda oynanıyor.Stadlarda demedim çunku ismetpaşa stadı ile bu mekanları aynı kategoriye koymak haksızlık olur.
Açıkcası elimizde biletimizle birbuçuk saat sıra beklemeye, 1 metrelik dev direklerden arda kalan açıdan maç izlemeye , deniz tarafı kalearkasında duran(sahadaki) bayrak gönderine anlam veremiyorum....Başkan serhanı 1 maçlığına o direklerin arkasından maç izlemeye davet ediyorum.Elin oğlu kornerde topçusunun sırtını sıvazlarken (premier lig) biz kapalı!!tribünlerimizde yağmurdan korunmanın formüllerini arayaduralım... o direkler götünüze girsin kocaeli yönetimi...
bence bu stad mimar sinan'ın torunlarına hiç yakışmıyor hiç...
1 comment:
işin ilginç tarafı ise maraton dediğimiz dikeyde üniversite amfilerinden daha az sıra koltuğu olan tribünümüzde yapılan çalışmadan herkes şikayetçiyken 6-7 yıl sonra daha kalın direklerle deniz tarafı kale arkanın kapatılmas trajikomik gerçekten
lise son sınıfta optik gören insanlar sözüm size 30 cm kalınlığında bir direğe 3-4 metre uzakta olduğunuzu düşünün size ortalama 50-60 metrede oynanan maçın ne kadarını göremezsiniz hani bu görüntü kaynağına ışık tutma hesabıyla düşünürsek
şimdi kimse bunu hesaplamaz bende hesaplamamda çok rahatsız edici olduğu kesin.
süper nokta süper yazı:D
Post a Comment