Tuesday, March 3

savunma ve hücum


çok üst düzey takımlar hariç dünya üzerinde 4 lü savunma oynayan her takım birisi uzun diğeri hızlı iki stoperle oynuyor. bu çok üst düzey olanlar hem hızlı hem uzun olanını tercih ediyor. bizde aynı felsefeyle stoper hattımızı kurmuşuz. sadıgov hızlı, emrah uzun olanını temsil ediyor. basit mantık yürütürsek emrah hava toplarını karşılasın, sadıgov içeriyi süpürsün tadında oluyor. teoride bence doğru fakat emrah'ın hava toplarını karşılamakta biraz problemi var. son 3 haftada yediğimiz 5 golün (ki 5 tane gol yemiş olmamız bile başlı başına problem) 4 tanesinin kanat ortalarından gelen goller olması bunu gösteriyor. beklerimize ileriden yardım gelmediği için sıklıklıa boş pozisyon yakalayan rakip kanat oyuncuları rahat ortalar yapıyorlar ve gol yiyoruz. cepheden gelen topları karşılakta ne kadar başarılıysak -ki bunda nsumbu'nun payı büyük- kanat ortalarında o kadar eksiğiz. eğer bu problemin üstüne düşebilir bu durumu iyileştirirsek kesinlikle ligde kalırız.

hücum hattında bence işler gayet iyi. kocaelispor ligin 10 takımından daha fazla gol atmış bir takım. böyle bir takıma hücumda eksik demek mümkün değil. taner'in üstüne en az 2 kişi binen bursa savunmasına bileti ortasahadan gelen birinin kesmesi en büyük olasılıktı öyle de oldu. helal olsun hamza... 90. dakikada soğukkanlılığın ve gol sonrası en az bizim kadar sevinmen beni çok mutlu etti. keşke bu 90. dakikada ki soğukkanlılığı 6 tane 90. dakikada puan kaybettiğimiz maçtada diğer oyunculardan görebilseydik. o zaman bursa taraftarında körfez kümeye diyecek yüz olmazdı.

hamza hakkında son bir not. hamza savunmanın önünde oynayınca çok etkisiz, sürekli pas hatası yapıp top kaybeden bir oyuncu olarak gözüküyor. fakat ortasahanın önünde olunca da etkili. iyi motive olduğu maçlarda da bambaşka oynuyor. geçen sene eskişehir maçı gibi. bu sene de aynısını bekliyoruz.

yaz yaz bitiremedim. bizim forvet arkasında ki oyuncularımızın etkili olmasının sebebi, önünde oynayan tanerimizin rakip savunmayı sürekli gömülü oynama zorunda bırakması olabilir mi?

No comments: